DİYABET VE KALP HASTALIKLARI
Tip 2 diyabet hastalığı, vücutta pankreas bezinden salgılanan insülinin, çeşitli sebeplerle, yeterli miktarda kullanılamaması durumudur. Kalp damar hasatalıkları, tip 2 diyabetli hastalarda en önemli ölüm sebebidir. Diyabetli hastalarda kalp damar hastalıkları riski, diyabetli olmayan kişilere göre yaklaşık dört kat daha fazladır. Diyabetin damarlar üzerindeki olumsuz etkileri iki grupta toplanabilir. Mikrovasküler (küçük damar) ve makro vasküler (büyük damar) komplikasyonlar olarak sınıflandırılabilir. Kalp ve damar hastalıkları makrovasküler komplikasyonlara örnek olarak verilebilir. Diyabet hastalığı olan bireylerde kalp ve damar hastalığı erken yaşlarda görülür.
Kalp ve damar hastalıklarına örnek olarak; miyokard infarktüsü (kalp krizi), anjina pektoris (kalp spazmı ya da göğüs ağrısı), inme (felç) gibi durumlar gösterilebilir.
Diyabeti olan bireyler mutlaka hipertansiyon, kan yağları bozukluğu (dislipidemi), sigara kullanımı ve ailedeki kalp ve damar hastalığı öyküsü yönünden en azından bir kez değerlendirilmelidir.
Erkeklerde 45 yaş üzerinde, kadınlarda 50 yaş üzerinde olan diyabetli hastalar mutlaka kalp doktoruna kontrol olmalıdır. Eğer aşağıda saydıklarımızdan en az biri var ise yaşın önemi olmadan en kısa zamanda mutlaka kalp doktoruna gözükmelidir;
- Kalp krizi geçiren veya beyin kanaması sonrası felç geçiren kişiler
- Kendisi kalp krizi ya da felç geçirmemiş olsa da birinci derece akrabalarında olan kişiler
- Diyabete bağlı böbrek hastalığı ya da retinopati (göz hastalığı) geçiren kişiler
- Sadece kolesterol yüksekliği ya da sadece hipertansiyonu olan kişiler
- Diyabet hastalığına maruz kalma süresi 15 yılın üzerinde olan kişiler.
Ayrıca yine diyabetli bireylerde açıklanamayan nefes darlığı, iz bırakmayan geçirilmiş felç durumları veya yürüme sırasında ara sıra da olsa bacaklarda ağrı olması bireyin kalp damar hastalığı yönünden değerlendiriilmesini gerektirir.
Tüm bu durumlar yönünden değerlendirilen diyabetli bireylerin, kalp ve damar hastalığı riskini azaltmak için yaşam tarzı değişikliği (egzersiz ve diyet gerekliliği gibi), rutin kan basıncı kontrolü, kan sulandırıcı (antiagregan) kullanımı, sigaradan uzak durulması gibi önlemler almaları gerekebilir.
Yukarıda anlatılanlar sonucunda eğer tedavi olmanızı gerektirecek durumlar varsa kalp doktorunuz buna karar verecektir.
Tip 2 diyabetli bireylerde yapılacak küçük bir tetkikle vücutlarında üretilen insülin miktarları belirlenebilir. Eğer vücudunda yeteri kadar insülin üretimi varsa “kişi metabolik cerrahi ameliyatına uygundur” diyebiliriz. Vücuttaki insülin üretimi tükenmeden diyabete maruz kalınan süre en az iken bu ameliyatı olmak kişiyi diyabetin tüm olumsuz etkilerinden koruyabilir. Bunun için araştırarak ameliyat hakkında en doğru kararı vermek hayat kurtarıcı olabilir.
- Bu yazı hazırlanırken, Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneğinin “Diyabetes Mellitus ve Komplikasyonlarının Tanı Tedavi ve İzlem Kılavuzu 2019”dan faydalanılmıştır.
Daha detaylı bilgi için : Prof. Dr. Hüseyin Sinan